“Rakıyı Ucuzlatmıyalım” – 1947 model tartışma

In Genel, Politik by kartostat

9 Ocak 1947’de Cumhuriyet Gazetesi’nde “Rakıyı ucuzlatmıyalım!” başlığıyla yayınlanan makalede, rakı fiyatında litre başına 1 lira indirime gidilmesi eleştirilmiş ve bunun şarap üreticilerini zor duruma sokacağının altı çizilmiş.



Makalede yer alan grafikte, 1939-1945 yılları arasında rakı ve şarap tüketimleri bir grafikle karşılaştırılmış ve rakı fiyatının artırılmasıyla tüketimde yaklaşık %30’luk bir azalma sağlandığı gösterilmiş. Buna mukabil şarap tüketimi aynı dönemde neredeyse iki katına çıkmış.

“Milleti hafif alkollü içkilere alıştıralım dedik” denilerek açıklanan bu politikanın, yüksek alkollü içkilerin yol açtığı “…cinayetleri azaltmak, ayyaşları ve ayyaşlığı ortadan kaldırmak” gibi faydalarının yanında, “memleket bağcılığını ihya edeceği” vurgulanmış.
 
Makalenin devamında şarap üreticilerinin halihazırdaki iktisadi sıkıntılarından bahsedilmiş ve Tekel İdaresinin bu kararlarını gözden geçirmesi ve şarabın litresinde uygulanan Tekel vergisinin kaldırılması talep edilmiş.
Image

Image

Muhalif basın ve Yeşilay’dan Tepkiler

Tekel İdaresi’nin 1947 yılında verdiği bu karar yalnızca şarap üreticilerinin çıkarlarına dokunmakla kalmamış.
Yeşilay, aynı yıl “Rakı Fiatlarının İndirilmesi Karşısında Memleket Aydınlarının Düşünceleri” adıyla, muhalif makale ve karikatürleri derlediği bir kitap yayınlatmış.
Cumhuriyet gazetesi yazarlarından Burhan Felek köşesinde,
Yani efendim, bu zıkkımı içen biraz fazla para verirse ne olur? Kendine, cemiyete, millete ne hizmeti var ki ona bir kolaylık yapalım?”
diyerek uygulamayı eleştirmişti.

Image
Zira savaş sonrası ülkenin hem içeride hem de dışarıda ciddi sıkıntıları bulunuyordu. "Millet açken hükümetin ayyaşların derdinde" olması, rakı severlerin dışında kalan kesimin yoğun tepkisini çekiyordu.
 
Image
Peki Tekel İdaresi Neden Böyle Bir Karar Vermişti?
 

Savaşla birlikte ekonomik durum bozuldukça, yoksullaşan tiryakilerin bir kısmı daha ucuz olan bira ve şaraba geçerken, fanatik rakıcılar ve maddi imkanları daha kısıtlı olanlar, mavi (boyalı) ispirto içmeye başlamışlardı.

 
Image
 
İkinci Dünya Savaşı sonrası 7 Ağustos 1946’da göreve başlayan Recep Peker Hükümeti, savaşın neden olduğu yaraları sarmak istiyordu. Bunlardan biri de mavi ispirto konusuydu.
 
1947 yılında rakı fiyatlarını indiren hükümetin Gümrük ve Tekel bakanı Tahsin Coşkan, “Muhtelif cins alkollerle çok ilkel bir şekilde yapılan ve toksin maddeleri fazla olan kaçak rakıların yurttaşlarımızın sıhhati üzerinde yaptığı çok muzır tesirleri gören ve bilen mesûl bir hükümetin, bu duruma göz yummasına imkân olamazdı” diyordu

 

 
Nihayetinde, Recep Peker hükümeti, Yeşilay Cemiyeti başkanı Fahrettin Kerim Gökay’ın yoğun gayretlerine ve tüm muhalefete rağmen, 15 Ocak 1947’de rakı fiyatlarını indirdi. Bu indirim sonucu, 1946’da yaklaşık 5.2 milyon litreye düşen rakı tüketimi, 1947’de yaklaşık 8.7 milyon litreye çıkarak rekor kırdı.
 
 
Image
Image
Rakı mı? Çoktan bitti! : O gün içki satan hangi bakkala uğradımsa bu cevapla karşılaştım. Meğer rakı fiyatlarında indirim kararının uygulanmasını özleyenler ne çokmuş!
 
Savaşın yaralarının sarılmaya başlanmasıyla birlikte mavi ispirto bağımlılığı da azalarak bitti, yerini bugün daha tehlikelileri aldı.